Kapı kollarını kullanarak kapıları açmak, itmek veya çekmek, günlük yaşamımızın bir parçası haline gelmiştir. Ancak bu tanıdık ve sık kullanılan donanım, enfeksiyon kontrol önlemlerinin önem kazanmasıyla birlikte daha fazla dikkat çekmektedir. İki alan arasında basit bir geçiş aracı olarak işlev gören kapı kolları, binalardaki en çok dokunulan yüzeyler arasında yer alır ve bu nedenle mikrop yuvası haline gelir. Penn State Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, bir kafeteryanın giriş kapısının kolunda, her birinde milyonlarca bakteri bulunan on dört farklı bakteri kolonisi tespit edildiğini göstermektedir.

Bu nedenle sıkça kullanılan kamusal alanlarda otomatik kapı modellerinin kullanılması önem arz etmektedir. Kapı kollarının sık dokunulan yüzeyler olması ve mikrop yayılımına yol açması, enfeksiyon riskini artırır. Otomatik kapılar, kullanıcıların herhangi bir yüzeye dokunmadan geçiş yapabilmelerini sağlar, böylece mikrop yayılımı en aza indirilir. Özellikle kamuya açık alanlarda, hastanelerde, restoranlarda ve okullarda otomatik kapı sistemlerinin kullanılması, hijyen standartlarını yükselterek toplum sağlığını korumaya yardımcı olur. Penn State Üniversitesi’nde yapılan araştırmada bir kapı kolunda milyonlarca bakteri bulunması, otomatik kapıların ne kadar önemli bir ihtiyacı karşıladığını gözler önüne sermektedir. Bu tür kapılar, enfeksiyon kontrolü için etkili bir çözüm sunar ve daha güvenli bir ortam sağlar.